HASTANE YAPIM VE İŞLETİM DANIŞMANINIZ

24 Ağustos 2007 Cuma

ANKARA BAYINDIR TIP MERKEZİ'NİN TARİHÇESİ-1

Ankara Bayındır Tıp Merkezi(BTM), Türkiyede modern hastaneciliğin öncüsü ve kilometre taşlarından biridir.Günümüzde birçok modern sağlık kuruluşunun oluşumuna örnek ve önderlik etmiştir.Ben Prof.Dr.Ahmet Hatipoğlu,böyle güzel bir tesisin yapımı ve kuruluşunda bulunup,ilk başhekimliği görevini yapmış bir kişi olarak onun hikayesini kaleme almayı bir görev biliyorum.
Hikaye 15-20 yıl öncesine dayanmaktadır.Dolayısıyla eksik hatırlanan konular da olabilecektir.Kuruluş aşamasında birlikte olduğumuz birçok kişi BTM'nin öyküsüne bu sayfalarda anıları ile katkıda bulunursa daha da detaylı bir tarihçe ortaya çıkacaktır.Özellikle Başta sayın Kamuran Çörtük ve sayın Atıl Ekemen olmak üzere o tarihdeki Bayındır İnşaatın tüm ortaklarının,mimari projeleri çizen sayın Mimar Haluk Bozoğlu ve mimar Kayahan Tuncer'in, İnşai safhada önemli görevler üstlenen sayın Müh. Dilaver Kara,sayın Mim.Mutlu Ülkü ve sayın Müh.Ahmet Büyüker başta olmak üzere herkesin anılarını göndermesini bekliyorum. (e-mail adresim:ahmetshatipoglu@hotmail.com). Ayrıca herbir makalenin alt kısmında bulunan yorum kısmına da yazmak mümkün olacaktır. Bu vesile ile BTM'nin kuruluşunda emeği geçen herkese sağlıklı,başarılı uzun ömürler dileklerimle saygı ve sevgilerimi sunar.Bugün hayatta olmayan değerli dostlarımıza ise Tanrı'dan rahmet dilerim.
BTM'nin Kuruluş düşüncesi 1980'li yılların ortalarına kadar uzanmaktadır.1986 yılının ağustos ayında Bayındır İnşaat AŞ'nin (o tarihte henüz Holding olmamıştı) Ankara Çankaya İlkadım sokaktaki mütevazi ofisinde sayın Kamuran Çörtük (yönetim kurulu başkanı), sayın Enver Durmaz (ortak ve yönetim kurulu üyesi) ,Dr.Ahmet Hatipoğlu'nun biraraya gelip bir özel hastane yapma fikrini paylaşmaları ile ilk kuruluş fikri ortaya atılmıştır.Bu konuya gerekçe olarak da ülkemizdeki o dönem sağlık kuruluşlarının yetersiz oluşu,insanların hastane kapılarında uzun sıralar beklemeleri,mevcut kamu hastanelerinin kişilere ilgisiz davranmaları ve yetersiz sağlık yapıları ve otelcilik hizmetleri gibi faktörler ön planda yer almıştır.
Birkaç ay süren fikir tartışmalarından sonra hastanenin öncelikle Ankara'da yapılmasına , o dönemde mevcut sokak arası küçük hastanelerin aksine geniş bir arsada mimari açıdan da estetik özellikleri olan ,örnek bir yapı şeklinde planlanmasına,bütün bu çalışmalar sırasında hastane planlama ve yapım konusunda deneyimli bir Avrupa firmasından da danışmanlık hizmeti alınmasına karar verilmiştir.Bu kararların alınmasında Bayındır İnşaatın yönetim kurulu başkanı sayın Kamuran Çörtük başta olmak üzere değerli ortakları sayın Mahmut Sütçüoğlu,sayın Abdullah Çoban,sayın Suat Orsan,sayın Atıl Ekemen,sayın Enver Durmaz,sayın Yavuz Batum , sayın İsmail Işık,sayın Evren kaynak,sayın Sadık Can'ın cesur ve fedakar tavırları önemli rol oynamıştır.Zira ülkemizde ilk kez bir sağlık kuruluşu yapımı için daha hazırlık aşamasından itibaren ciddi boyutlarda bir bütçe planlanmıştır.
1986'nın son aylarına gelindiğinde ,düşünülen bu modern sağlık tesisinin gerçek fizibilite çalışmalarını ve danışmanlık hizmetlerini yapacak deneyimli bir yabancı firma arayışları başladı.Birçok firma arasından bir Avusturya firması olan VAMED (Voss Alpine Medicine) seçilerek anlaşma imzalandı.1987 yılının kış aylarıda VAMED danışmanları Ankara'ya gelerek Bayındır İnşaatın ofisinde çalışmalara başladılar.O dönemde Bu çalışmalara , Prof.Dr.A.Yüksel Bozer ve Prof.Dr.Erkmen Böke de değerli görüşleri ile katkıda bulundular. Rahmetli Prof.Dr.Özgönül Aksoy (Bayındır'ın mimari büro yöneticisi idi), mimari konseptin oluşmasında ve tasarım çalışmalarında büyük emekler sarfetti.Bu çalışmalara Bayındır'ın ortaklarından Atıl Ekemen,Kamuran Çörtük ,Enver Durmaz,İsmail Işık,Suat Orsan 'da genellikle katılarak fikirleri ile her bakımdan destekleyici oldular. Birkaç aylık çalışmalar sonucunda BTM'nin ilk konsept projesi ortaya konuldu.Buna göre henüz arsası ve semti belli olmamakla beraber asgari beş dönümlük bir alanda ,kapalı alanı 16.000 m2 olan 150-200 yatak arası bir kapasitede ve özellikle kalp hastalıkları ve cerrahisi konusunda hizmet verecek bir hastanenin fizibil olacağı görüldü.
1987 yılının bahar ayları BTM için uygun arsa arayışları içinde geçti.Ülkemizde örnek olacak bu sağlık tesisi için yer çok önemli idi.Özellikle istenilen arsa sokak aralarında sıkışık durumda olmamalı, kolay ulaşılabilir ve prestijli bir bölgede ,yeterli otopark sahasına da sahip büyüklükte olmalı idi.Bu amaçla birçok arsa görülerek değerlendirildi.Oran semtinde , şimdiki Azerbaycan Büyükelçiliği civarında yaklaşık 20 dönümlük bir arsa bulunmasına rağmen alınamadı.O tarihte henüz yapılaşmanın çok az olduğu Çetin Emeç Bulvarı ve Eskişehir yolu civarında arsalara bakıldı.ODTÜ'nün ilerisindeki bölgeler müsait olmasına rağmen şehir merkezine oldukça uzak ve ulaşımın güç olacağı düşünüldü .O dönemde Bilkent ve Çayyolu semtlerinde yerleşim çok yeni olarak başlamıştı.Eski Trafik Hastanesi olan bugünkü Ufuk Üniversitesi Hastanesinden sonraki bölgeler gerek Eskişehir yolu, gerekse Konya yolu çevreleri boş ve ıssızdı.Söğütözü , Çiğdem mahallesi,100.yıl ve Balgat semtleri gecekondular ile dolu varoş semtleri idi. Buna rağmen şehrin batıya doğru geliştiği dikkate alınarak bu bölgelerin çok yakın gelecekte prestijli semtler olacağı ve müsait büyüklükte arsaların sadece buralarda bulunacağı düşünülerek özellikle Eskişehir Yolu çevresi öncelikli olarak araştırıldı.
Bu şekilde 1987' nin yaz aylarına gelindi.Birgün bir gazetenin küçük ilanlarından Eskişehir yolu çevresinde satılık büyük arsalar ilanı gördüm.Adres Emek mahallesi 71.ci sokakta bir evi tarif ediyordu.Gittiğimde oldukça mütevazi ev tipi bir ofiste görev yapan ve isminin Ahmet Ulusoy olduğunu öğrendiğim bir beyle tanıştım (İsmini şimdi hatırlayamadığım bir ortağı daha vardı).Kendimi tanıtarak hastane olabilecek büyüklükte arsaları aradığımızı ifade ettim .Ahmet bey yaşca benden büyük bir zattı , ne iş yaptığımı sordu.Ben de doktor olduğumu söyledim. "Hem doktorsun hem de böyle pahalı olan bir arsa arıyorsun,benim sattığım arsaları sen ödeyemezsin." anlamında birşeyler söyledi . Ben de Bayındır İnşaatın yatırımcı ve alıcı olduğunu ifade edince Ahmet Bey oldukça ilgilendi ve yardımcı olacağını ifade etti.Kendisi ile birkaç gün boyunca birçok arsa gördük.Hatta şimdiki Halkbankası yerini bile benzincilerin arkasında olduğu için beğenmedik.Bu arada şimdiki BTM'nin bulunduğu yerde kaba inşaat halinde beş katı çıkmış bir bina inşaatını da görüp "Güzel bir yermiş,burada kim ne yapıyor" diye sorduk.Cevaben bu arsanın da Ahmet bey aracılığı ile satıldığını ve otel yapıldığını (AŞTİ'ye yakın olduğundan) öğrendik."Yazık bu arsayı kaçırmışız"diye hayıflandığımı hatırlıyorum. Devam edecek...

1 Yorum:

Blogger ahmetserhanpoyraz dedi ki...

KEŞKE....SAYGILARIMLA...HER ZAMAN EMRİNİZDEYİM.DR.AHMET SERHAN POYRAZ

12 Ocak 2009 07:55

 

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa